Akdeniz Kadın Arabulucular Ağı Türkiye Grubu, “Dünyada Barış Süreçleri: Kadın Katılımının Rolü” başlıklı online bir toplantı düzenledi.
Akdeniz Kadın Arabulucular Ağı Türkiye Grubu’nun, arabuluculuk süreçleri üzerine bilgi ve uzmanlığa katkı sunmak ile kadın arabulucuların rolünü genişletmek hedefiyle düzenlediği “Dünyada Barış Süreçleri: Kadın Katılımının Rolü” başlıklı online konferansta, Sanam Naraghi Anderlini, Muna Luqman ve Betty Bigombe sunum yaptı.
Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Betül Çelik’in moderatörlüğünde yapılan toplantının açılışında konuşan Akdeniz Kadın Arabulucular Ağı koordinatörü İrene Fellin, Türkiye Grubu’nun kuruluşundan bu yana ve öncesinde önemli çalışmalar yaptığını dile getirdi.
Konferansın ilk konuşmacısı olan International Civil Society Action Network (ICAN) kurucusu Sanam Naraghi, ICAN’ın çalışmalarını ve barış süreçlerindeki deneyimleri aktardı. Kadınların çatışma süreçlerinden dışlanmasıyla ilgili mevcut durumu küresel bir perspektifle dile getiren Naraghi, “Arabulucular, müzakere süreçlerine kadınların dahil edilmesini bir öncelik olarak görmüyor. Bazı ülkelerdeki siyasi partiler kadınların katılımına direniyor, çünkü kültürel olarak kadınların dışlanması söz konusu. Kadın sivil toplum gruplarının meşruiyeti sorgulanıyor. ‘Süreç çok hassas, üstesinden gelemeyiz’ denilerek kadınlar yok sayılıyor. Müzakere süreçlerindeki görüşmelerin teknik veya askeri/güvenlik konularıyla ilgili olduğunu savunarak, kadınların/sivil toplumun daha sonraki süreçlerine katılabileceği bahane ediliyor. Müzakere masası ‘kadın sorunları’ veya cinsiyet eşitliği ile ilgilenilecek yer değil diye de bir küçümseme oluyor.” şeklinde konuştu.
Food Humanity’nin kurucu başkanı, Kadın Dayanışma Ağı kurucusu, barış inşacısı ve aktivist Muna Luqman da konuşmasında deneyimlerini paylaştı. Birleşmiş Milletler’i kadınların barış süreçlerine katılımını teşvik etmemekle eleştiren Lugman, Yemen’deki kadın barış savunucuları olarak yürüttükleri çalışmalarla 75 çocuğun silah altına alınmasını önlediklerini kaydetti. Kadınların barış müzakerelerine katılımının tüm toplumsal kesimlerin masada temsil edilmesi için önemli olduğunu vurgulayan Lugman, barış süreçlerinde ülkelerin karakteristik özelliklerinin göz önüne alınması gerektiğinin de altını çizdi.
Kadınların barış süreçlerinde yer almasının önemi de vurgulayan Lugman, erkeklerin tek görüş birliği yaptığı konunun kadınlara yönelik ayrımcılık olduğunu dile getirerek kadın dayanışmasının önemine vurgu yaptı.
Toplantının son konuşmacısı olan arabulucu Betty Bigombe, Güney Sudan’da yürütülen müzakerelerin tek kadın katılımcısı olarak, görüşme arasında konuşmasını yaptı. Kuzey Uganda’da 1990’da Barış ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Devlet Bakanlığı, 2000’li yıllarda baş arabulucu görevlerini üstlenen Betty Bigombe, kadın arabulucularla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Deneyimlerimizi ve bilgilerimizi paylaşmak, kadınlar olarak sesimizi güçlendiriyor.” Dedi.